1 Nisan 2009 Çarşamba

ENGİN ARDIÇ 'IN YÜZÜNÜN RENGİ NEYDİ?

Yorum yapmayıp makaleyi olduğu gibi koymak en doğrusu...
Ancak bir anımsatmak gerekiyor:
"Obama ABD Başkanı olursa ben de Taksim'de anırırım" demişti.
Obama seçilince odatv.com sormuştu: Anıracak mısınız?
Yanıt vermemişti.
Olsun....
Engin Ardıç bu kez 29 Mart seçimlerine ilişkin tahminini seçimden üç gün önce yazdı.
Yorumsuz aktarıyoruz....

İşte o yazı:

"Dün, "Tarhan Erdem ne diyor?" diye sormuştuk... Kendi araştırmasını yapmış tabii, Güneri Cıvaoğlu Milliyet'te yazdı...
Milliyet'in satış ve okur rakamları, SABAH'ın tamı tamına yarısıdır. Okuyucusu da genellikle CHP seçmeni ve emekli memurlardır. Oysa SABAH'ı her kesimden herkes okur. Erdem sonuçları asıl Radikal gazetesinde açıkladı, onun da okur sayısı bizim onda birimizden daha az... Dolayısıyla, böyle önemli bir konuda, az okunan gazetelerden "iktibas" yapmak ve haberi daha geniş kitlelere duyurmak da görevlerimiz arasında olmalıdır. Hiç gocunmadan aktarıyorum:
Tarhan Erdem'in yaptığı araştırmada elde ettiği sonuçlara göre, AKP, il genel seçiminde yüzde 47 oy alıyor... Yani, iki yıl öncesine göre bir şey değişmiyor.
Fakat belediye başkanları ve meclisleri seçiminde bu oran yüzde 44'e düşüyor... Üç puan... Önemli ama "yüzde kırklar bandında" kaldığınız sürece hiç de önemli sayılmaz. Üstelik bu Türkiye genelinde böyle. Başta İstanbul ve Ankara olmak üzere büyük şehirlerde AKP'nin oy oranı, bu sefer yüzde 48...
Şimdi de sıkı durun: Erdem, seçmene "bu seçim yerel değil de genel olsaydı kime oy verirdiniz" diye de sormuş...
AKP'ye yüzde 52 oy çıkmış!
Müthiş!
CHP yüzde 23, MHP yüzde 13... Orada da değişen önemli bir şey yok... Üst tarafını boşver zaten...
Demek ki "kriz mıriz" hikâye...
Demek ki hırçınlıkla başlayıp açık saldırganlığa geçen "muhalif basın" sizi kötü kandırmış...
Elbette bu sonuçlar seçimin kendisi değil, seçime birkaç gün kala yapılan "nabız yoklaması" sonuçlarıdır.
Fakat Tarhan Erdem de şu anda "en güvenilir" araştırmacıdır.
Bu kez yanılmış da olabilir. Bir karşılaştırma amacıyla, bir başka araştırmacının, Adil Gür'ün ulaştığı bulguyu da zikredeyim:
Adil Gür'e göre, AKP önümüzdeki pazar günü yüzde 39.8, yani kabaca yüzde 40 oy alacak. Bunu da Vatan ve Taraf gazeteleri yayınladılar.
Erdem'in şirketi KONDA, Gür'ün şirketi A&G...
İki araştırma arasında uçurum var. Birinden biri kötü yanılıyor. Ali Şen'e göre iktidar yüzde kaç, muhalefet yüzde kaç alır, onu da bir zahmet Rahmi Turan'a soracaksınız!
İşin hoş yanı şu: Bir tahmin bir tek köşe yazarının iki sütun yazısında yer bulabiliyor da, öbür tahmin çığlık çığlığa " sürmanşet " veriliyor...
Ben de bunları "kayıt düşmek" amacıyla buraya aktardım, görevimiz tarihe kayıt düşmektir ya, not edelim, 30 Mart sabahı yataktan kalkınca suratların renklerini görelim.
Kalın kafalılar ve kötü niyetliler için de, yüz ellinci kere, kendi derdimizi yeniden anlatalım: "Seçimi AKP kazanacak" demek, "seçimi AKP'nin kazanmasını istiyorum" demek değildir.
"Keşke Atatürkçüler Atatürk adına şu hataları da yapmasalardı" demenin, "Atatürk düşmanlığı" olmadığı gibi.
Namuslu yazarlıktır, o kadar. Madalya istemem, zam da istemem, küfür etmeyin yeter. "
Evet yorum yok...
Ama insan soramadan edemiyor; Sabah yazarının bu kaçıncı yanılgısı?

1 yorum:

akp düşmanı dedi ki...

engin ardıç hakkında söylenenlerden bir demet:

ilkokulda bir 10 kasım sabahı güldüğü için ihtar cezası almış.
Bölücülere demokrat Atatürkçülere ve Milliyetçilere despot diyen yazarlardan, üstelik tüm gelişmiş ülkeler milliyetçi ve ulusalcıyken..

tribunlere oynayan bir adam. Sık sık saçmalar, bulanıktır..

Bir diğer adı enginar dır.

gündem yaratıp atıp tutuyor küfür ediyor hakaret ediyor millete.
veee günlerden bir gün bu dediki:
"istanbula girişler vizeye bağlanmış ve oturanlarda vergi verecekmiş, ne demek kardeşim! tuvalate giderken kıçının zorultusu duyulmasın diye suyu açan kro elini kolunu sallayıp gezecek, ekonomik güçlük çektiği için gecekondu mahallesinde oturmak zorunda kalan 40 yıllık istanbul beyefendileri vergimi verecek yani"
evet aynen bunları söylemişti.

sağa sola herşeye muhalefet olan,küfürlü yazı yazmaktan çekinmeyen,fransız edebiyatını çok iyi bilen,lumpen kelimesini çokça kullanan zat-ı muhterem.

Suyu bulandıranlardan.

Saldırgan,fikir faşisti, tutucu, yobaz, din düşmanı ama dinci dostu, korkak, satılmış, iktidar yalakası, kişiliksiz ne olduğu belli değil, adam değil, öküz..

En çok parayı verene veren, yumuşak poposunu koyacak köşe arar..

zamanında doğu akdeniz üniversitesi öğrencilerine köşesinden "piçkuruları" yakıştırmasını yapmış ağzı bozuk bir... adamdır (star gazetesi 07.09.1999).


Atatürk’ü ve devrimlerini anlayamamış özelleştirmeyi, ülkeyi satmayı liberalizm sanan, bunu savunmayı demokratlık sayan, ama savunmayanı faşist yapan ve liberal geçinen ama olmayan neo liberal ve gizli faşisttir.”

Dindarları seviyormuş gibi görünen ancak alay eden değersiz şahsiyet.

mehmet barlas ve nazli ilicak ile ayni gazetede yaziyor olmasi tesaduf degildir zira kendisi digerleriyle birlikte tam bir her devrin adamidir.senelerdir zir cahilere sapkasindan ayni tavsanlari cikarir durur..

İktidara yakın gazetelerde yazmaya başlayınca aptallar tarafından benimsenen bir yazar. Halbuki fikirleri yine aynıdır, ancak cahil, sürü halkta yine aynıdır..

Atatürkçülüğü ..tnden anlamış yazarlardan. Onlara göre Atatürkçülük Ülkeyi yabancılara satmak, tüm değerlere küfretmek, fransanın kültürünü sevip, Amerika ya vermek(pis bir fantezi) Ulusal kaynakları kurutmak, özgürlükçü olmayı hayvanlarınki gibi serbestlik sanmak, küfretmek, sallamak yaşama biçimleridir, kafataslarının içindeki beyine benzer et parçasına dolan titreşimleri kelimelere dökerek anlamsız sesler çıkaran yazarlardır bunlar.
http://2.bp.blogspot.com/_F8DjOMbyLbU/SWoo-r8392I/AAAAAAAAABc/f5Ly45w4rvs/s1600-h/enginar-png.png
http://masallarlauyuma.blogspot.com/2009/01/enginardic-posta.html