29 Eylül 2009 Salı

TÜRK OLMAK!

Türk olmak; Osmanlı'nın borcunu ödemektir. Hovarda babanın borçla yaşayan
evladı gibi.
Kosova'da ve Bosna'da, Batı Trakya'da ve Makedonya'da bilmem
kaç asır geçmişte kalan meselelerin hesabını vermektir.

Türk olmak; Kıbrıs'ta, Hocalı'da, Anadolu'da ve Balkanlar'da soykırıma
uğrayıp karşılığında yapmadığı soykırımla suçlanmaktır.

Türk olmak; Avrupa'da hor görülmektir. Ataları bir çok asır önce Viyana'yı
kuşattığı için hoş görülmemektir.

Türk olmak; Selanik'te Pontus Anıtı'nın, Viyana'da çiğnenen yeniçeri
minberinin ve Malta'da papazın üzerine bastığı Türk bayrağı heykelinin
önünden geçmektir.

Türk olmak zordur, çetindir ve eziyetlidir. Üç kıtadan dönüp, bir küçük
yarımadada misafir muamelesi görmektir. Sayısız imparatorluk kurmak Türk
olmaktır, aynı zamanda sayısız imparatorluk yıkmak da Türk olmaktır.

Türk olmak; Arabaya koşulan ilk atın vatanında, ilk yazılı antlaşmanın
imzalandığı yurtta, yazının bulunduğu, paranın icad edildiği her yerinde
bereket fışkıran bu yurtta, kalkınmak için yabancı sermaye beklemektir.

Türk olmak; Troya'dan bu yana, Sümer'den bu yana serpilerek gelse de,
tarihten eski bu topraklarda, bütün zamandan damıtılarak gelen yüksek
değerlerine rağmen, bir haftalık hafıza ile yaşamaktır.

Türk olmak; Mostar'da köprüdür, Kerkük'te kaledir, İstanbul'da
Kızkulesi'dir, Anadolu'da buğdaydır, Çukurova'da pamuktur, Ege'de tütün,
Karadeniz'de fındık, Trakya'da ayçiçeğidir.

Türk olmak; Çanakkale'de ölmektir. Çanakkale'de ölmeden önce düşmana su
vermektir, onun yaralısını sırtında kendi hastanesine taşımaktır.

Türk olmak; Sabahları odana rahmet dolsun diye, camı açmaktır. Kar
yağdığında kayak yapmayı değil, evsizleri düşünmektir. Balkon köşesine
kuşlar için, kışın ekmek kırıntısı, yazın su koymaktır. Yağmura rahmet, kara
bereket diye bakmaktır.

Türk olmak; Harap bir ülkede, zengin ülkelerin müstemlekesini reddedip,
sahiplenecek tek varlığı fakirlik olmasına rağmen, yedi düvele meydan
okumaktır.

Türk olmak; Askere davul-zurna ile uğurlanmaktır, belki de dönmeyeceğini
bilerek.

Türk olmak; Annenin şehit oğlunun ardından; “Bir oğlum daha olsun, onu da
vatan için göndereceğim” demesidir. Babanın gözyaşlarını tutarak, tabutuna
son kez dokunurken; “Vatan sağ olsun” demesidir.

Türk olmak; Ecdadın yaşadığı kıtlıktan dolayı, çayın yanında gelen şekerden
fazla olanı garsona geri vermektir. Türk olmak, yemeği ziyan etmekten
korkmaktır.

Türk olmak; Evindeki bir kap aşın yarısını tanrı misafirine vermektir. Kendi
yerde, misafiri döşekte yatırmaktır.

Türk olmak; Yunus'u bilmektir, Mevlana'yı, Hacı Bektaş-ı Veli'yi ve Hoca
Yesevî -tek bir satırını okumasa da yüreğinde taşımaktır.

Türk olmak; Oğuz Kağan, Bilge kağan, Saltuk Buğra han, Alparslan,
Kılıçaraslan, Fatih Mehmet, Yavuz Selim ve Mustafa Kemal’ın duygularını
hissetmek ve ona göre hareket etmek demektir.

Türk olmak, Saz çaldığında, ney üflendiğinde, kös dövüldüğünde ve kaval
çaldığında, yüreğinin derinlerinde bir sızı sezmektir..
Hayatın sana verdiklerine nasip, vermediklerine kısmet demektir. Her işin
hayırlısına inanmaktır ve feleğe küsmemektir ve ağlamamak için çok gülmekten
çekinmektir.

Türk olmak; Asya'da batılı, Avrupa'da doğulu diye tepki görmektir.
Irk sözünü bilmeden yaşamak, yaratılanı yaratandan ötürü sevmektir.

Türk olmak; en zayıf gününde bile dünyaya meydan okumak, en dertli gününde
bile her olumsuzluğun bir şafakta biteceğini bilerek tevekkül göstermektir.

Zor iştir Türk olmak. Türk olmak Anadolu'da her düşen yağmur damlasına
hamdetmek, her çıkan başak için şükretmektir.

Türk olmak, kan, vahşet ve kargaşa bölgesi Ortadoğu, Balkanlar ve Kafkasya
bölgesinin ortasında medeniyetler mezarlığı Anadolu'da dik durabilmektir.

Türk Olmak; Yeniden Küresel Güç olmak için hareket etmektir.

Günün Sözü: KENDİNİ, ATA'NI, ÖTEKİLERİ bilirsen, sen sen olursun.

Hiç yorum yok: