21 Ekim 2009 Çarşamba

KAHRAMANLARIMIZA MADALYA TAKALIM!

TERÖRİSTLER kahraman gibi dönüyor, bir madalya takmadığımız kaldı galiba' diyor hukukçu okurumuz.

Ama biz de konunun öbür yanına bakalım.

“PKK ile ne şekilde olursa olsun organik bir ilişkiye girmiş olan kişi, Ceza Yasası, Terörle Mücadele Yasası ve diğer yasalar bakımından ağır cezalık suç işlemiş sayılır.


TCK 221. Madde hükümlerine sığınmak ve serbest bırakılmak, bu maddeyi hangi kanunsuz eyleme iştirak ettiği belirsiz teröristlere seyyanen uygulamak, kanunsuz eyleme hukuki kılıf uydurma çabası olup, kanunların uygulanmasından peşinen feragat etmektir.


Bu uygulama aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti'ne ve vatandaşlarına karşı sayısız suç işlemiş bu kişiler hakkında fiili bir af çıkarma sonuçlarını doğuracaktır.


Sadece bu örgüt mensupları hakkında çıkarılan af, halen hüküm giymiş veya yargılaması süren kişiler aleyhine bir uygulama olup, Anayasa'nın eşitlik ile ilgili hükmünün ihlalidir.


Türkiye bir hukuk devleti ise bu uygulamanın, İmralı'dan ‘talimatlandırıldığı' iddiası karşısında, hangi yasama tasarrufu veya hangi idari tasarruftan kaynaklandığı sorusu cevaplanmak zorundadır.

MGK'NIN KARARI NEDİR

Bu tasarrufun kaynağı, Milli Güvenlik Konseyi ise (ki öyle olmalıdır), ilgili karar açıklanmalıdır.


Demokratik açılım adı altında, şimdi bu suçları işleyenler, Kandil, Mahmur ve Avrupa'dan gruplar halinde (bunlara bir de barış grubu diyorlar, gelmiş geçmiş en kanlı terör örgütünün mensupları, destekçileri, silah insan, uyuşturucu kaçakçıları) Türkiye'ye dönüyorlar, sınır kapılarında DTP'nin organizasyonu ile karşılanıyorlar. Sınır kapısında göstermelik bir sorgudan sonra, serbest bırakılacaklar ve muhtemelen, salı günü Meclis'e giderek DTP grup toplantısına katılacaklar ve devletin en yetkili organlarına, tavsiye ve taleplerini bildirecekler (adeta nasıl barış yapılacağının şartlarını dikte edecekler)...


Bu şartlarda bir dayatma eğer kabul ediliyorsa, şehit mezarlarının başında dalgalanan bayraklar yarıya indirilmelidir.”

Hiç yorum yok: